YEKDER Yetişkin Eğitimleri Komisyonu bünyesinde yürütülen birbirinden çeşitli tematik okuma grupları bir dönemi daha geride bıraktı.
Güz döneminde gerçekleşen “Psikoloji”, “Çocuk Psikolojisi”, “Okur Buluşmaları”, “Tefsir”, “Hatırat”, “Kur’an Rehberliğinde Şekil Alan Hayatlar”, “Sezai Karakoç”, “Çocuk Merkezli Animasyonlar” ve “Çocuk Edebiyatı” okuma grupları on beş günde bir çevrimiçi ve yüz yüze gerçekleştirdiği on oturumluk tahlillerini tamamladı.
Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Altunkaya Erdoğmuş’un moderatörlüğünde yürütülen psikoloji okumalarının son oturumunda Mark Wolynn tarafından kaleme alınan “Seninle Başlamadı” kitabı ele alındı. İnsanın sahip olduğu acılarını, hüzünlerini, kederini ve diğer duygularını, aileden miras kaldığını ifade eden yazar, kitabının bundan sonraki kısmında bu iddiasını örnekler üzerinden gösterir. Yazarın iddiasına mukabil, doğduğu andan itibaren kimsesiz olan kimselerin yaşadıkları hayatı ya da kullandıkları kelimeleri ailesinden miras aldığını nasıl bilebiliriz şeklinde bir eleştiri getirildi. Bu kısmın kitapta açık kaldığı belirtilmekle birlikte her insanın farklı derecelerde ancak bir oranda geçmişinden ve ailesinden izler taşımasına rağmen böyle bir zorunluluğun olduğunu söylemenin zor olduğu sonucuna varıldı. Katılımcılardan gelen değerlendirmelerin ardından oturum tamamlandı.
Çocuk Psikolojisi okumalarının sonuncusunda Kln. Psk. Fatma Zehra Tunalı, “Çocuklar İçin Beş Sevgi Dili” kitabı üzerine tahlil gerçekleştirdi. “Çocuklarınız sevildiğini hissediyor mu?” sorusunu kitabın asıl sorunu yapan yazar Dr. Gary Chapman’ın her çocuğun birbirinden farklı olan sevgi dilleri üzerine konuşuldu. Fiziksel temas, olumlama sözleri, kaliteli zaman, hediyeler ve hizmet eylemleri olarak beşe ayrılan sevgi dillerinin çocuklar üzerindeki etkileri ve ebeveyn çocuk arasında oluşturduğu bağ üzerine konuşuldu. Oturum sonunda tüm haftaların bir değerlendirmesi yapılarak katılımcılar üzerinde en çok etki eden kitabın, okunması en zorlayıcı olan ve en çok istifade kitabın hangileri olduğu üzerine sohbet edildi.
Okur Buluşmaları grubunun her oturumda düşünce tarihimiz üzerine önemli okumaların yapılmasında öncülük eden Fatma Ekinci, son oturumda Aliya İzzetbegoviç’in “Doğu Batı Arasında İslam” kitabını ele aldı. Kitapta yazarın yer verdiği İslam, Materyalizm ve Hristiyanlığı felsefî karşılaştırması üzerine fikir alışverişi yapılan grup katılımcıların değerlendirmeleri ile tamamlandı.
Tefsir okumalarında Yasemin Müftüoğlu Demir, namaz surelerinin tefsiri ve kırık mealinin yapıldığı derslerinde son olarak Tebbet ve İhlas sureleri üzerine okumalar gerçekleştirdi. Her hafta katılımcıların hazırlık yaparak geldiği okuma grubu, bahar döneminde yeniden kayıt almaya devam edecek.
Hamit Kardaş’ın öncülüğünde yürütülen ve çeşitli hatırat eserlerinin okunduğu Hatırat Okumalarının son oturumunda Muhammed Esed’in “Mekke'ye Giden Yol” eseri üzerine konuşuldu. Katılımcıların katkıları ile on oturumluk hatıra okumaları tamamlandı. Yeni dönemde yeni hatıratlar ile okuma grubu devam edecektir.
Henim Demirhan, Kur’an Rehberliğinde Şekil Alan Hayatlar okuma grubunun onuncu ve son oturumunda Hz. Berire, Hifa Hatun ve Sa’d bin Esved’in hayatlarını konu edindi. Hadisler ışığında sahabe döneminde evlilik ve aile hayatı örneklendirmelerinde sıkça yer verilen isimlerin günümüze ulaşan rivayetlerine yer verilere Kaf suresinden ayetler ile konunun açıklamaları yapıldı. Bu şekilde on oturumda on iki sahabenin hayatına misafir olunarak günümüzdeki yansımaları üzerine konuşulan dersler tamama erdirildi.
Sezai Karakoç okumalarının son oturumunda Saadettin Acar, katılımcılardan on haftalık oturumların bir değerlendirmesini aldı. Sezai Karakoç’ın hayatı, fikir dünyası ve “Diriliş” kavramı üzerindeki düşünceleri üzerine genel bir değerlendirme yapıldı. Yazar ve fikir adamı Karakoç’un modernleşme, gelenek yorumu ve İslamcılık düşüncesi üzerine konuşuldu. Yazarın milleti ortak değerler etrafında topladığını, aynı ruh ve heyecanla bizi bir araya getirenin ve harekete geçirenin gelenek olduğuna değinen Acar, modern Türkiye’de gelenekten yüz çevrilmesinin bizi köksüz ve çaresiz bıraktığından söz etti. Sezai Karakoç’ın tekrar gelenekle bağımızı kurabilme çabasında olduğu ve burada yapılan tarihin şanlı sayfalarında kaybolmak değil, o günle temas kurup bugünde yaşamak ve kendi olarak kalmak olduğuna değinildi. Değerlendirmeler ile oturumlar tamamlandı.
Sümeyra Turanalp ile gerçekleştirilen Çocuk Merkezli Animasyon okumalarının son oturumunda İrlandalı yönetmen Tomm Moore’nin “Song of the Sea”, “The Secret of Kells” ve “Wolfwalkers” üçlemesi üzerine konuşuldu. İrlanda Kelt inancı ve kültürünün yansıtıldığı filmlerde animasyonun nasıl güçlü bir yapıya sahip olduğundan bahsedildi. Japon yönetmen Hayao Miyazaki’nin çizgilerini taşıyan serinin dini mit ve objeleri çocuksu bir dille yansıtmasındaki başarısından söz edilerek günümüzde yerli yapımlarımızın benzer şekilde ses getirebilmesi için büyük bir gayret ve istek içinde olunması gerektiği üzerine vurgu yapıldı. Filmlerde kısa kesitlerin izlendiği oturum değerlendirmeler ile tamamlandı.
Elif Konar Özkan ve Ümit Yaşar Özkan ile gerçekleştirilen Çocuk Edebiyatı okumalarının son oturumunda Cahit Zarifoğlu’nun “Katıraslan” eseri üzerinde duruldu. Çocuk edebiyatı alanında iki dönemdir devam eden okumalar ile birikim sahibi olan katılımcıların katkılarıyla ilerleyen interaktif bir oturum gerçekleşti. Bahar döneminde yeni eserler ile çocuk edebiyatı okumaları devam ediyor.
